Bu yazı da leb kelimesinin anlamı, leb değmez sanatının ne olduğu, leb değmez şiir sanatının nasıl yapıldığı, leb değmez söz sanatının özelliklerini, leb değmez sanatının hangi harfler le yapıldığını anlatacağız. Ayrıca halk şiiri açısından leb değmez sanatının önemini, aşık şiirinde leb değmezli atışma geleneğini; halk şiiri türlerinden birisi olan leb değmez örneklerini vermeye çalışacağız.
Leb Farsça kökenlidir ve dilimize de Farsça dan girmiştir. Kelimenin sözlüklerdeki anlamları: dudak manasındadır. Leb kelimesinin dudak anlamı ile kurulmuş çok sayıda terkip ve tamlaması vardır. “Şeker-leb : şeker dudaklı. Gonce-leb : konca gibi dudağı olan. leb-i âftâb : gölge. leb-i cânân : sevgilinin dudağı. leb-i derya (deniz dudağı) : mec. deniz kenarı. leb-i handan : gülen dudak. leb-i şefkat : şefkat dudağı. 2) uç, kenar. leb-i cû : ırmak kenarı. leb-i cûy-bâr v : su kenarı. leb-i hadrâ :ufuk.leb-i keştî-gâh :nehirlerin geçit yeri, boğaz, liman ağzı.leb-i sâgar ::: kadeh ağzı.” [1]Gibi.
Leb Değmez ise dudak değmez anlamına gelen bir edebiyat terimi olmuştur. Bu terim halk şiirinde iki dudağın bir birine değmeden söylendiği kelime ve dizelerden oluşan – içinde b, p, f, m, v “ sessiz harflerinin olmadığı kelimelerden ve dizeler oluşan aşık edebiyatı nazım şeklinin adıdır.
Leb değmez Divan şiirinde içinde “b, p, f, m, v “ sessizlerinin olmadığı bir şiir yazmak anlamında bir söz sanatı olarak da kabul edilmiştir. Aşık şiirinde ise bir şiir şekli- nazım şekli olarak kabul görmüştür.
“b, p, f, m, v “ sessizleri ön dudakta oluşan anacak ve ancak üst ve alt dudağın bir birlerine değmesi ile telaffuz edilebilen sessiz harflerdir. Bu sessiz harflerin olmadığı kelimelerden oluşan dizelerle bir şiir söylendiğinde dudaklar bir birine değmeden bir şiir söylenmiş olacak bu şiir de lebdeğmez olmuş olacaktır.
“b, f, p, m, v” Sessizlerine eski dilde “ Huruf u şefeviye “ de denmiştir. Bu harfler sesli harflerden sonra ancak ve ancak dudakların bir birlerine değmesi ile söylenebilen harflerdir. İçinde bu harflerin olmadığı bir şiir yazmak ve sahnede söylemek aşık edebiyatı geleneğinde vardır. Bu gelenek daha ziyade iki aşık tarafından seyirci önünde yapılır. Aşıkların dudakları arasına bir iğne konulur ve içlerinde “b, f, p, m, v” harflerinin bulunmadığı leb değmez söylemeleri istenir. Aşık içinde “b, f, p, m, v” harflerinden birisi olan bir kelime söylemeye kalkarsa dudakları birleşmek isteyeceğinden iğne dudağına batacaktır.
Böylece dudakları arasında iğne olan aşıkların izleyici önünde doğaçlama – irticalen – söyledikleri bu şiir ve atışma şekillerine leb değmez denmiştir. Anadolu aşık edebiyatında yaygın olan bu nazım şekli Azerbaycan edebiyatında da oldukça popülerdir.
Leb değmez sanatı aşık edebiyatına mahsus bir şiir ve atışma şekli olmasına rağmen bazı divan şairleri de leb değmez örnekleri yazmışlardır.
Tarik-i aşka gir ehl-i Hüdâ ol
Gönül gel l’ayik-i her i’tilâ ol
Dilersen dehrde âzâde serlik
Gurur- u câh ı terk eyle , gedâ ol
Sakın izhardan ağyâra halin
Yine sen derdine çâre resâ ol
Cidâl-i kîl ü Kale yok nihâyet
Ricâlüllâh ile hal-âşinâ ol
Çekil izzetle uzlet kûşesinde
Aziz ol derd-i şöhretden cüdâ ol
“Dokunmaz leb lebe Remzi okurken”
Dehân-ı dilbere nükte nümâ ol Ahmet Remzi Dede
Ahmet Remzi Dede’nin yazdığı bu şiirin sadece makta beytinin ilk dizesi hariç diğer dizeleri leb değmez özelliğindedir.