Edebiyat Nedir? Edebiyatın Anlamı Nedir?
Hayatın her alanında ve anında “Edebiyat nedir?” sorusuyla karşılaşabilmekteyiz. Edebiyatın sözlük anlamını ve içeriğini kısaca birkaç cümlede söylemek de mümkün olmamaktadır. Çünkü edebiyat, içinde çok büyük bir dünya taşıyan kavramı ifade eder.
Bu sorunun cevabını tam olarak ortaya koyabilmek için edebiyat sözcüğünün kökenini bilmek, kapsadığı alana hakim olmak, edebiyat kelimesine hem sanat hem de bilim gözüyle bakabilmek gereklidir. Bunlardan sadece birini baz alarak edebiyatı anlatmak binayı temelsiz çıkmaya benzer.
Edebiyat sözcüğünü köken olarak “Edeb” kelimesine bağlayan, bu kullanımı ilk kez dile getiren Tanzimat Dönemi sanatçısı Şinasi’dir. Şinasi bir makalesinde, şiir ile inşa ya da nazım ile nesir kavramlarının bu sanatı tam olarak ifade etmediğinden “Fenn-i edeb” ifadesini kullanmıştır. Şinasi’den sonra bu kavram iyice yaygınlaşmaya başlayıp edebiyat şeklinde kullanılır olmuştur. Burada dikkat etmemiz gereken nokta Şinasi’nin bu sanata ahlaki bir yönde ilave etmiş olmasıdır.
Edebiyatı bir sanat olarak ele alacak olursak şunları söyleyebiliriz:
Edebiyatı estetik bir değer ortaya koyma sanatıdır şeklinde yorumlayabiliriz. İnsanın duygularını, düşüncelerini, hislerini güzel ve etkili bir şekilde ifade etme sanatı da diyebiliriz edebiyat için. Ama edebiyat için sadece estetik bir değer oluşturmalı diyemeyiz. Edebiyat sanatının birtakım içerik ve biçim özelliklerini de taşıması gerekiyor. Edebi kaygıları baz alarak oluşturduğumuz metine ise edebi metin denir. Edebi metinlerin de sahip oldukları birtakım özellikler vardır. Dil açısından bakarsak edebi metinlerin dilinin mecazlı ve yan anlamlarla yüklü olduğunu görürüz. Yani bu tür metinlerde dilin şiirsel işlevde kullanılması gerekir. Edebi metinlerde aynı zamanda imgesel bir anlatımda vardır. İmge; duyguların, düşüncelerin, hayallerin şairlerin zihinlerinde yeni ve farklı bir şekle bürünmesi halidir. İmgesel bir anlatımın kullanıldığı metinlerde öznellik yoğun bir şekilde görülür.Bu nedenle ki edebi metinleri yorumlarken herkesin farklı şeyler söylenmesi beklenir. Bir şiiri on kişi okusa, birbirine benzese de ortaya on farklı yorum çıkmalıdır. Bu da edebi metinlerin en büyük özelliğidir denebilir. Edebi metinlerin bir diğer özelliği ise gerçekliği ele alış biçiminden doğar. Edebi metinlerdeki gerçeklik kurmaca bir gerçekliktir. Dışarıda var olan gerçeklik birebir edebi metinlere yansıtılmaz. Bunun yerine yazar dışarıdaki gerçekliği ele alırken onu değiştirerek, kendinden bir şeyler katarak yeniden oluşturur.
Edebiyatı bir bilim dalı olarak ele alırsak şunları söyleyebiliriz:
Edebiyatı sanat dışında bir bilim dalı olarak da ele almamız mümkün olabilir. Edebiyata, edebiyat sanatındaki ürünleri inceleyen bir bilim dalıdır diyebiliriz. Edebiyat; eserleri, edebi türleri, edebi eserlerin dilini, üslubunu, konusunu, biçimini, nazım şekillerini, şair ile yazarın hayatını vb. her şeyi inceler. Bir de edebiyatı dönemlere ayıran, edebiyatın tarihini işleyen bir dal vardır. Bu da edebiyat tarihidir. Edebiyat tarihi belli bir dönemde yazılmış eserleri ve o dönemde yaşamış yazarların hayatlarını da inceler.
“Edebiyat, dünyaya tutulmuş bir aynadır.” sözünden ne anlıyorsunuz?
Bilindiği gibi sanat, insan eseri olduklarından mutlaka dünyadan, insandan izler taşıyacaktır. Her eser yazıldığını dönemden de izler taşır ve biz eseri o dönemi baz alarak inceleriz. Buna edebiyatta zihniyet denilmektedir. Örneğin 15. yüzyılda yazılmış bir aşk şiiri o dönem dünyası hakkında, o dönemin aşka bakış açısı hakkında bize son derece önemli ipuçları verecektir. Dolayısıyla edebiyat dünya gerçekliğinin dile dökülmüş halidir.
Edebiyatın işlevi nedir?
Toplumu yansıtma (Edebiyat insana insanı tanıtır.)
İnsana iyiyi, güzeli gösterme
Gerçekliği yansıtma
İnsanları eğitme
Estetik zevk vermesi
Dil ve edebiyat ilişkisi nedir?
Her sanatın malzemesi farklıdır. Edebiyat sanatının malzemesi ise dildir. Bu bakımından aslında edebiyatın varlık sebebi de dildir diyebiliriz. Dil ve edebiyat arasında karşılıklı bir ilişki vardır. Dilin gelişmesi edebiyatı olumlu etkilerken edebiyat da dilin gelişmesinde büyük bir rol oynamaktadır.
(alıntı)