ÇİZGİLİ PİJAMALI ÇOCUK

Kitabımız ana karakteri olan Bruno'nun babasının bir nazi subayı olması ve babasının işi dolayısıyla başka bir yere gitmeleri, orada yaşadıklarını konu alıyor.
---
Bruno başta out-with'e gittikleri için çok üzülür, çünkü burası ıssız tüyler ürpertici bir yerdir.
Etrafta hiç çocuk sesi yoktur. Fakat bir gün odasının penceresinden bakarken tel örgülerin ardında bir sürü çizgili pijamalı insan görür.
Bruno'nun en sevdiği şey keşfetmektir, bu nedenle her ne kadar annesi ve babası izin vermese de bir gün evden kaçar ve tel örgülerin yanına gider. Orada kendisiyle aynı gün doğmuş solgun yüzünü saymazsak Bruno'ya kardeşi kadar benzeyen bir çocuk bir de tanışır. "Shmuel."

•••

Kitabı bir solukta okudum. Olumsuz olarak söyleyebileceğim hiçbir şey yok. Fakat sonu çok üzücü bitti. Umarım okumadıysanız hemen okursunuz...
---
Hem filmini izledim hem de kitabını okudum. Bence filmi daha duygusaldı. Kitabın bitirince bayağı bir boşlukta hissettim kendimi. Aslına bakarsanız ikisi de çok güzeldi. :)

•••

~"Her kötü şeyin iyi bir yanını bulmalıyız."

~"Sanki bir daha asla neşeli olmayacakmış gibi görünen insanlar vardı."

~"Olduğundan fazla acı verdiğini düşünerek daha da kötüleşmesine neden olma."

~"Yemeğe ihtiyaç duymanın ne demek olduğunu bilmezsin. Hiç aç kalmadın, değil mi?"

~"Onu en çok öfkelendiren, bilmediği bir şey sorduğunda yetişkinlerin gülmeleriydi."