Güzel Sanatlar İçinde Edebiyatın Yeri
Güzel sanatlar başlı başına bir farklılığı ifade etmektedir. Birçok eser türü olmasına rağmen güzel sanatlar bireyde coşkuya olanak verdiği, estetik bir haz uyandırdığı ve içinde kullanılan malzemelerin kaliteli olması güzel sanatları bir adım öne çıkarmaktadır.
Güzel sanatları şu şekilde sınıflandırmak doğru olacaktır.
GÜZEL SANATLAR
A. İşitsel (Fonetik) Sanatlar
Edebiyat
Müzik
B. Görsel (Plastik) Sanatlar
Resim
Heykel
Mimari
C. Dramatik (Ritmik) Sanatlar
Tiyatro
Sinema
Dans
Bale
Opera
Güzel Sanatlar ve Edebiyat
Edebiyat ise güzel sanatların en gözde yapı taşlarından olup fonetik alanına yani sesle yapılan alana dâhildir. Güzel sanatlar ve edebiyat ilişkisi bu sebeple çok özeldir.Dil ve kelimeler bir şeyi var etmek, bir olayı anlatmak, bir durumu açıklamak, sevinci dile getirmek, üzüntüyü belirtmek, sevgiyi duyurmak ve buna benzer binlerce şeyi en iyi şekilde karşıya aktarmak için gereken en temel şeylerdir. Dil insanoğlunun çok uzun süredir kullandığı ve her geçen gün gelişen bir kavramdır. Dil ve kelime büyük bir topluluktur. Dilin bugün ulaşmış olduğu güç, dili kullanarak sanat icra eden edebiyata sınırsız bir dünya sunmaktadır. Edebiyat gücünü ve etkili olmasını tamamen söze dayanır olmasından alır. Edebiyatı güçlü yapan sadece sözcüklerin varlığı ya da zenginliği değildir. Dilin çeşitli anlamlara gelecek şekilde farklı kullanım olanağı edebiyatı daha güçlendiren bir diğer unsurdur. Edebiyatında temelini oluşturduğu için güzel sanat yönünden de dil ve kelime olmazsa olmazlardandır. Edebiyatın güzel sanatlarda önemi tartışılamayacak derecede büyüktür.
Edebiyat amaç olarak eserlerinde estetik bir keyif vermek ister, bireye bir düşünceyi, bir fikri, bir olayı, bir akımı, bir bilgiyi aktarmak ister. Edebiyat bunları yaparken güzel sanatlar içinde ayrı bir yer edinir. Güzel sanatlar dili kullanan her ögeyi özel kılar. Çünkü dil bir milletin bir toplumun her şeyidir. İletişim olduğu kadar var olmaya yardımcı etkendir. Güzel sanatlara göre insanlara ayrı bir zevk veren, insanı aydınlatan, insana benliğini anlatan şeyler değer açısından paha biçilemez. Edebiyat bu alanda en iyi öğretidir ve güzel sanat ile edebiyat bağı asla kopmaz.
Edebiyat yukarıda da belirtildiği gibi fonetik sanatlar içinde yer alır. Edebiyatın sese ve dile dayanıyor olması ona sanatlar içinde ayrı bir yer kazandırır.
Edebiyatın diğer güzel sanat dallarıyla benzer yönlerini belirtiniz.
Her sanat dalının birbirinden ayrı yönleri olduğu gibi ortak özellikleri de vardır. Özellikle edebiyatın işitsel bir sanat olması bakımında müzikle aynı kategori içinde değerlendirildiğini biliyoruz. Edebiyatın diğer sanatlarla benzer yönlerini şu şekilde sıralayabiliriz:
Estetik bir değer taşıması
Duygulara hitap etmesi
Kendi içinde bir uyum taşıması
Edebiyatın diğer güzel sanat dallarından ayrılan yönlerini belirtiniz.
Edebiyat öncelikle kullanılan malzeme bakımından diğer sanatlardan ayrılır. Bunun dışında kendini ifade ediş anlamında da -ki sesle, dille ifade eder- diğerlerinden farklıdır.
Güzel sanatların bir dalı olan edebiyatın kullandığı malzeme, zaman içinde nasıl gelişmiştir?
Edebiyatın malzemesinin dil olduğunu söylemiştik. Dil ise yaşayan bir canlı gibidir, zamanla gelişimini sürdürür. İnsanoğlunun gelişimi ile birlikte dil de bugün sınırlarını oldukça geliştirmiştir. Dilin oluşturmuş olduğu bu zengin dünya ile birlikte edebiyat sanatının sınırları da sonsuzluğa ulaşmıştır.
(alıntı)